Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun konuşması sırasında Türk heyeti, dikkat çeken bir protesto gerçekleştirdi. Netanyahu'nun, İsrail'in politikalarını savunduğu konuşması sırasında, Türk heyeti salonu terk etti ve İsrail’in Filistinlilere yönelik uygulamalarını "soykırım" olarak nitelendirerek tepkisini gösterdi. Bu olay, Türkiye’nin İsrail’e karşı sert duruşunu bir kez daha uluslararası platformda gözler önüne serdi.

Netanyahu'nun BM kürsüsündeki konuşmasında, İsrail’in güvenlik politikalarına ve Filistinlilerle olan sorunlarına değinmesi bekleniyordu. Ancak Türk heyetinin bu protestosu, toplantıda dikkatleri bir anda üzerine çekti. Heyet, Netanyahu'nun İsrail’in Filistinlilere yönelik şiddet ve baskıcı politikalarını meşrulaştırmaya çalıştığını savunarak, salonu terk etti.

Türkiye, uzun süredir İsrail’in Filistin topraklarındaki uygulamalarını sert bir şekilde eleştiriyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Netanyahu hükümetini sık sık Filistinlilere yönelik "soykırım" yapmakla suçluyor ve İsrail’in Gazze ve Batı Şeria’da yürüttüğü operasyonları insan hakları ihlali olarak nitelendiriyor. Erdoğan’ın bu söylemi, Türk dış politikası içinde de önemli bir yer tutuyor ve İsrail’le diplomatik gerilimleri tırmandırıyor.

Protesto sonrasında Türk yetkililer, BM’de yaptıkları açıklamada İsrail’in Filistin topraklarındaki yasadışı yerleşim politikalarına ve Gazze’deki abluka gibi uygulamalara dikkat çekerek, uluslararası toplumu İsrail’e karşı daha net bir tavır almaya çağırdı. Ayrıca, barış sürecine yönelik adımların atılması gerektiğini vurguladılar ve iki devletli çözümün bir an önce hayata geçirilmesinin önemine değindiler.

Bu protesto, Türk-İsrail ilişkilerinde son yıllarda yaşanan gerilimlerin bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Özellikle Gazze saldırıları ve Kudüs üzerindeki hak iddiaları, Türkiye’nin İsrail’e yönelik eleştirilerini artırmış durumda. Ancak diplomatik ilişkilerin bu gerilimlere rağmen sürdüğü ve zaman zaman iki ülke arasında ekonomik ve ticari işbirliklerinin devam ettiği de biliniyor. BM’deki bu protesto, Türkiye’nin Filistin konusundaki tutumunu uluslararası arenada bir kez daha güçlü bir şekilde dile getirmesi açısından önemli bir adım oldu.